Türkiye’de Dolar ve Euro karşısında her geçen gün değer kaybeden Türk Lirası, bu nedenle ekonomik alanda ciddi bir hareketlilik ve olumsuzluk yarattı. Türkiye genelinde pek çok farklı sektörde girdi maliyetlerinin artması, fiyatların yukarı yönlü çekilmesine neden olurken bu durum en çok vatandaşları zorladı. Ülkedeki zor ekonomik şartlar, kurlardaki hareketliliğinin artması ile birlikte 2021 yılının ikinci yılı itibariyle her sektörde net bir şekilde hissedilmeye başlandı.
İnşaat sektöründe, inşaat malzemelerinin fiyatlarında kısa süre içerisinde yükselişler yaşanması, tüm hesaplamaları ve planlamaları değiştirdi. Üstelik inşaat sektörü için artış sadece malzeme fiyatlarında değil arsa fiyatları gibi pek çok farklı alanda da net bir şekilde görüldü. 2 kata varan artışların yaşanması ile pek çok müteahhit, şantiyelerde durdurma kararı alarak sektörün dengelenmesini beklemeye başladı. Bu durum ise ekonomik krizi daha da etkiledi. Çalışamayan işçiler, inşaat malzemesi satamayan işletmeler dolaylı olarak ülke ekonomisindeki krizin daha da derinleşmesine neden oldu. Konu ile ilgili sektör temsilcileri tarafından yapılan değerlendirmelerde ise satılan bir malın yerine aynı ürünün aynı fiyatı ile konulamadığı ve günden güne artan fiyatlar ile sürekli bir zararlılık durumunun ortaya çıktığı belirtildi.
“Çıkmaza girdik”
VOA Türkçe’de yer alan haberde, Müteahhit Tayhan Bozan sektörel durumu değerlendirdi. Satılan bir malın yerine aynı ürünü yakın bir değerde koyamadıklarını ve bu durumun da korku ve tedirginliğe yol açtığını belirten müteahhit Bozhan, yatırım yapma konusunda da büyük bir engel ile karşılaştıklarını söyledi.
Türkiye’de hemen hemen her sektörde benzer bir durumun yaşandığını ifade eden müteahhit; arsa, işçilik ve malzeme fiyatlarında yaşanan yukarı yönde değişimler ile birlikte büyük sıkıntıların başladığını söyledi. Pandemi kaynaklı olarak geçtiğimiz yıldan beri devam eden küresel sıkıntıların da bu duruma yol açtığını ifade eden müteahhit Bozan, dolar kurundaki artışın yüzde 30 olmasına rağmen malzemedeki artışın yüzde 250’ye kadar ulaştığını, satış ve tedarik konusunda sektör olarak çıkmaza girdiklerini belirtti.

“Satışlarımız durdu!”
İnşaat malzemesi satışı yapan bir firmada temsilci olarak çalışan Hışman Özer ise sektördeki duruma farklı bir bakış açısı getirdi. Demir, çimento gibi inşaatta kullanılan her malzemede yüksek oranda bir artış yaşandığını söyleyen sektör temsilcisi, müteahhitlerin bu durum karşısında işleri yavaşlatma ya da tamamen durdurma kararı aldığını belirtti.
Bu durum satışların düşmesine neden olduğu gibi özellikle günlük zamların gelmeye başlaması, planlamaların ve hesaplamaların yapılmasına da büyük bir engel teşkil ediyor. Satış yapılan ürünün karlı satış fiyatı ile dahi bir gün sonra aynı ürünü satın alamadıklarını ifade eden Hışman Özer’in bu nedenle de işletme olarak uzun zamandan beri kar elde edemediklerini, sadece piyasada işlerin durmaması ve ekonomik hareketliliğin devam etmesi adına satışlarına devam ettiklerini ifade etti.
“Zarar her gün artıyor!”
İnşaat malzemesi satan bir firmanın temsilcisi olan Zeki Bozan ise her gün zararın daha da arttığını ve sektörel olarak büyük bir çıkmazın içine girdiklerini ifade etti. Doların hızlı artması nedeni ile ürün temini ve satışı konusunda sorunların günden güne arttığını ifade eden Zeki Bozan, iki kova boya sattıkları günün ertesi gününde elde edilen para ile bir kova boya dahi alamadıklarını, bu nedenle de ekonomik olarak günden güne büyük zararlar yaşadıklarını söyledi. Tüm yapı malzemesi fiyatlarında maliyetlerin 2 kata varan artış yaşadığını ifade eden Zeki Bozan, iş yerinin kapatılması riski ile dahi karşı karşıya kaldıklarını söyledi.
Sektör temsilcileri tarafından yapılan açıklamalar, kur farkının inşaat sektörünü nasıl etkilediğini ve mevcut tablonun ne olduğunu net bir şekilde ortaya koydu. Temsilcilerin ortak beklentisi ise devletin İnşaat sektörüne destek sağlayacak yeni düzenlemeler ya da geçici çözümler sunması.
İnşaat Mühendisleri Odası gibi Türkiye genelinde hizmet veren odalardan yapılan açıklamalarda da benzer durumlar vurgulanarak hükümete çağrılar yapıldı. İnşaat sektörünün; mimar, mühendis, işçi, yapı malzemeleri satışı, diğer üretim ve satış anlamında pek çok farklı sektöre doğrudan etki ettiğini ifade eden oda başkanları, inşaat sektöründeki çalışmaların durma noktasına gelmesi ile birlikte sadece sektörün değil, sektöre bağlı diğer sektörlerin de büyük bir zarar yaşayacağını söyledi.