Doğal yaşamı koruma derneği’nin bir ürünü. Sağlıklı yaşamın şifreleri için detoks içeren besinlere sahip yapısal üslup. Şaka tabiki 😀
Organik mimari lafı esasında form temeline dayanır. Mimaride biçim olarak da ifade edilen gözün algılama şekline biçilen bir kaftan. Şimdi gelin organik mimarinin bir kaç temel özelliğine göz atalım.
7. Organik mimari; keskin ve sert geçişlerden uzak, yumuşatılmış parabolik yüzeyler içerir
Organik mimariye sahip yapılarda sert geçişlere, keskin ve sivri hatlara neredeyse hiç rastlamayız.
6. Modernist, fütüristik tanımlaması kazandırırken gelenekselci yaklaşımlardan arınık heykelsi, grafik değeri yüksek ama aynı zamanda persfektif oluşturan mimari yapılar amaçlar
Dairesel, parabolik ve eliptik formlara sahip olabilirler Pek çok mimara ve tasarımcıya göre over – design ya da başka bir ifadeyle zorlama olarak adledilebilirler.
5. Geleneksel yapısal elemanlara organik mimaride rastlamayız
Organik mimariyle birlikte gelenekselci yaklaşımlardaki klasik çatı çözümleri yerini yapısal kabuklara bırakmıştır.
Benzer şekilde bina girişi, cephenin nerede bitip – çatının nerede başladığı, dışarıdan bakıldığında iç mekana dair herhangi bir işaret veren unsur olmaması da organik mimari için karakteristik özelliklerdendir.
4. Merak uyandıran, gizemli ve taklit edilmesi neredeyse imkansız yapısal çözümlerdir
Yapıları barındırdığı ve kullanım amacına göre fonksiyon kazandırdığı iç çözümlerde giriş, sirkülasyon alanları gibi hacimlerin dışarıdan algılanmasını güçleştirir.
3. Tasarım, yapım ve işletme maliyetleri oldukça yüksek yapılardır
Organik mimariye sahip yapılar formu gereği yüksek mühendislik hesaplamaları, tasarım ihtiyaçlarına sahip yapılardır. Farklı disiplinlerden profesyonel tasarımcılar, uygulayıcılar, yatırımcı ve kullanıcılar tüm yapısal gereksinimleri ihtiyaçları hesaplamak durumundadır.
2. Yapıları bulundukları yere ait kılan kimlik, organik mimaride çoğu zaman olmaz
Mimariyi bir endüstriyel ürün haline getirdiklerini söylemek de benzer şekilde mümkündür. Yani en bilindik örneklerinden biri olan ZHA imzalı Haydar Aliyev Kültür Merkezi’ni alıp İspanya’da veya İstanbul’da herhangi bir mahalleye rahatlıkla yerleştirebiliriz. Ne tesadüf ki topkapı arkadları için aynı şeyi söyleyemiyoruz mesela. Ya da Beylerbeyi sarayı, Anıtkabir için..
1. Bilinenin aksine organik mimariye sahip yapılar mükemmel veya hatasız değildir
Her ne kadar yüksek mühendislik ve mimarlık hesaplamaları, analizleri, raporları ve tasarım stratejileri ile geliştirilse de organik mimari yapıların her zaman mükemmel uygulama detaylarına sahip olmadıklarını bilmekte yarar var.
Yağmur suyu sistemleri, kar yükü, rüzgar yükü veya temizlenebilirlik, malzeme tercihleri gibi konularda sürdürülebilir olmadıkları da bilinmelidir.
Yazının görselleri İspanyol sanat yönetmeni ve dijital sanatçı Carlos Antón Varo ‘nın ‘ArchGanics’ adlı organik mimari keşifleri dizisinden alınmıştır. Organik mimari hakkında ilerleyen günlerde farklı tasarımların da yer aldığı başka bir yazı daha kaleme alacağım. Bu böyle yarım kalmayacak 🙂 Arkipedya’yı seviyorsanız bu yazıyı sosyal medya hesaplarınızda paylaşabilirsiniz. Benzer içerik önerisi için Guggenheim Abu Dhabi Müzesi başlıklı yazımıza da mutlaka bakın.
Merak ettikleriniz, eklemek istedikleriniz ya da katılmadığınız noktalarda yorum kısmını kullanabilirsiniz. Peki siz organik mimari yapılar hakkında ne düşünüyorsunuz?